İşyeri Hekimliği Belgelerinin Verilmesi veya İptali


Geçtiğimiz yıl Aralık ayında yapılan sınav sonucunda işyeri hekimliği belgesi almaya hak kazananlardan bir kısmına belgelerinin verilmemesiyle başlayan süreçte mevcut belgelerin vize edilmemesi veya iptal edilmeleriyle de karşılaşılmaktadır.

Bu sorunun çözümlenmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile çeşitli görüşmeler yapılmış ise de uygulamanın bir olağanüstü hal kanun hükmünde kararnamesine dayanması sebebiyle kalıcı ve kesin bir çözüm ne yazık ki üretilememiştir.

Bakanlık uygulaması 673 Sayılı Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnamesinin 9. maddesine dayalı olarak başlamıştır:

Bazı yetkilerin iptali

MADDE 9- (1) 9/1/1985 tarihli ve 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının (l) ve (m) bentleri kapsamında yetkilendirilen kişi, kurum veya kuruluşlardan terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olanların yetkileri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından oluşturulacak komisyonun teklifi üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının onayı ile iptal edilir.

Söz konusu hüküm Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun ile aynen yasalaştırılmıştır. (7081 sayılı Kanun - RG:8.3.2018-30354 mükerrer) Söz konusu Kanun’un yok hükmünde olduğunun tespitiyle iptali Anayasa Mahkemesinde açılan iptal davasında talep edilmiş ise de Anayasa Mahkemesi tarafından bu yönden yapılan inceleme sonucunda dava reddedilmiştir.

Çalışma hakkı temel haklar arasında yer alan ve kişinin maddi ve manevi bütünlüğünün korunup geliştirilmesinde önemli yeri olan haklardandır. Temel haklara ilişkin kısıtlayıcı düzenlemelerin kanunla yapılması ancak bu kanuni düzenlemenin de hakkın özünü zedelemeyecek nitelikte olması Anayasal bir zorunluluktur. Dolayısıyla, getirilen yasal düzenlemenin çalışma hakkını kısıtlayan niteliği gözetilerek gerekli şartların kesin biçimde saptanması halinde işlem tesis edilmesi gereklidir. Aksi takdirde kişinin anayasal temel hakkının keyfi işlemlerle ihlal edilmesine sebep olabilecektir.

Bu yaklaşımla, işyeri hekiminin yetkisinin iptal edilebilmesi için “…terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı…” olduğunun saptanmış olması gereklidir. Söz konusu saptama, somut verilere göre, Bakan’ın oluşturacağı bir Komisyonun tarafından yapılarak yetki iptali teklifi yapılabilecek ve Bakan’ın onayı ile işlem tamamlanacaktır. Bütün bu süreçlerin herhangi bir aşaması gerçekleşmediğinde kişinin yetkilendirmesinin iptali söz konusu olmayacaktır.

Yasal düzenlemenin anayasal temel bir hakkın özünü zedelediği için Anayasa’ya aykırılığının yanı sıra Yasa’da aranan unsurların varlığına ilişkin kesin bir saptama yapılmadan, işyeri hekimlerinin yetkilendirmelerinin iptal edilmesi veya yetki belgesinin verilmemesi, yapılan işlemi hukuka aykırı hale getirecektir.

Bu durumda, işlemin iptali için idare mahkemesinde dava açılabilir. Dava, işyeri hekimliği yetkilendirmesinin iptal edildiğinin bildirildiği tarihten itibaren 60 gün içinde açılabilir. İşyeri hekimliği yetki belgesi verilmeyenler ise yetki belgesinin verilmesine ilişkin bir talepte bulunmaları ve bu talebin reddedildiği ya da altmış gün cevap verilmeyerek zımnen reddedildiği tarihten itibaren 60 gün içinde dava açılabilir.

Anayasa Mahkemesinde bu Yasa’nın iptali için açılan davada yasa hükmünün Anayasa’ya aykırılığına ilişkin esastan inceleme yapılmamış olması sebebiyle açılacak idari davada, genel olarak hukuka aykırılıkların öne sürülmesinin yanı sıra dayanak yasa hükmünün Anayasa’ya aykırılığının ileri sürülmesi de yerinde olacaktır.

Türk Tabipleri Birliği
Makaleye Dön
23-07-2018, 00:00