Pandemide Popülist Yaklaşım Olarak Sokağa Çıkma Yasağı


Halkın tamamını etkileyen olağanüstü bir sürecin üstesinden gelebilmek için toplumun her kesiminin demokratik katılımını sağlamanız gerekir. Pandemi sürecinin başarılı bir şekilde yönetilmesinin belirli aşamaları vardır. Bunlar halk sağlığı biliminin önerdiği, bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış, salgın sürecinin en az hasarla atlatılmasını sağlayan yöntemlerdir. Bu süreçler, uygun zamanlama ve koşullar sağlanarak yapılmalıdır. İlgili sağlık sorunu ile baş edebilmek için öncelikle aktif Sürveyans çalışması yapılmalıdır. Yani verilerin sürekli toplanması, toplanan verilerin analiz edilmesi, bu analizlerin sağlığın geliştirilmesi, iyileştirilmesi ve/veya hastalıkların kontrol edilmesi için kullanılması çalışmaları başlatılmalıdır. Bunun için de verilerin doğru ve şeffaf toplanması gerekmektedir. Daha sonra da filyasyon uygulanmalıdır. Yani hastalık kaynağının bulunması ve kaynakla temas edenlerin tespit edilmesi gerekmektedir. Bu aşamadan sonra ki pandemi sürecinde ise üç aktif tedbir mutlaka uygulanmalıdır.
1- Karantina: Şüpheli ya da olası temaslı kişilerin hastalığın bulaşma süresinin en uzun olduğu gün kadar; yani kuluçka süresince sağlıklı bireylerden uygun koşullarda ayrı tutulması gerekmektedir.
2- İzolasyon ; hasta olan bireylerin hastalık bulaştırma süresi boyunca sağlıklı kişilerden uygun koşullar sağlanarak ayrılmasıdır. İzolasyon ev ya da hastanede sağlanabilir.
3- Tecrit ; Salgın kontrolünün üçüncü ayağı ise tecrit yani; izolasyonun tersidir. Hastalanmamış, sağlıklı olduğu ve hastalanma riski olduğu bilinen kişilerin ayrı tutulmasıdır. Amaç hastalık riski taşıyanların hasta olmasını önlemektir.
Ülkemizde Covid 19 pandemi kontrolünde tüm bu süreçler ne yazık ki uygun şekilde ve uygun koşullar sağlanarak yapılmadı. Sokağa çıkma yasağı ise, Epidemiyoloji biliminde salgın süreci yönetiminde yeri olmayan ancak popülist politik uygulama olarak gündeme getirilmiş bir algı yönetimidir.

Ankara Tabip Odası
Yönetim Kurulu
Makaleye Dön
11-04-2020, 00:00