Ortak Basın Açıklaması
09.02.2017
OHAL kaldırılsın, Haksız ve Hukuksuz İhraç Edilen Akademisyen ve Kamu Emekçileri İşlerine İade Edilsin
15 Temmuz Darbe Girişimi sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal yedinci ayını doldurmak üzere. Yedi aydır devam eden OHAL boyunca her türden demokratik hak ve özgürlüklerimiz sınırlandırılırken, gece yarıları açıklanan KHK’lerle yüzbini aşkın kamu emekçisi sorgusuz sualsiz biçimde kamu görevinden ihraç edilmiştir. İhraç edilen kamu emekçilerine baktığımızda, KHK’lerin devlet içerisinde yapılanmış FETÖ kadrolarını arındırmaktan çok, AKP’ye muhalif olan kesimlerin cezalandırılmasını hedeflediği görülmektedir. Böyle bir anlayışın darbecilerle mücadele etmesi mümkün değildir.
En son 7 Şubat gecesi açıklanan 686 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yine binlerce kamu emekçisi arkadaşımız ihraç edildi. Sadece Ankara Üniversitesi’nde yıllarını eğitime ve bilime harcamış 72 Akademisyen arkadaşımız daha üniversitelerindeki görevlerinden atıldılar. Ankara Üniversitesinde yaşanan ihraçlar sonrasında Siyasal Bilgiler Fakültesi, İletişim Fakültesi ve Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin bazı bölümlerinde derslere girecek öğretim elemanı kalmamıştır. Bunun anlamı bu programları fiilen kapanması ve kayıtlı öğrencilerin eğitim hakkının ortadan kaldırılmasıdır. Artık KHK’ler, sadece arkadaşlarımızın mesleklerini değil, aynı zamanda bağlı oldukları üniversiteleri ve her şeyden öte de öğrencilerimizin geleceğini tehdit eden boyutlara ulaşmıştır.
Ankara Üniversitesi’nde yaşanan bu durumun en büyük sorumlusu Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş’tir. Rektörlüğü döneminde AKP Siyaset Akademisinde derslere katılan, FETÖ şüphelilerini Ankara Üniversitesi’nde istihdam eden Erkan İBİŞ, kendi siyasi geleceği uğruna Cumhuriyetin ilk üniversitesi olan Ankara Üniversitesini ateşe atmaktadır. Bunun vebali ve sorumluluğu büyüktür ve elbette hesabı sorulacaktır. Akademisyen arkadaşlarımız üniversitelerin ve öğrencilerin geleceğini AKP yandaşlarının inisiyatifine bırakmamaya kararlıdır.
Değerli Basın Emekçileri, Sevgili Arkadaşlar!
AKP İktidarı 15 Temmuz Darbe Girişimini fırsat bilerek ilan ettiği OHAL ile birlikte kendisi için dikensiz bir gül bahçesi, ölçüsüz bir iktidar gücü, muhalefetsiz bir siyasal gelecek hazırlamaya çalışmaktadır. Toplumun hiçbir kesimiyle tartışmadan, alelacele meclisten geçirilen Anayasa Değişikliği paketi ile dünyada emsali bulunmayan tek adam rejimini kabul ettirmek istemektedirler. 7 Haziran seçimleri sonrasında yarattıkları şiddet ve kaos ortamını, OHAL sonrasında oluşturdukları korku rejimiyle birleştirerek toplum, çaresizliğe mahkum edilmek istenmektedir.
OHAL koşulları altında AKP hükümetine muhalefet etmek, Referandum için “Hayır” propagandası yapmak adeta yasaklanmıştır. Sokaklara çıkanlar polis şiddeti ile karşılaşmakta, insanlar sorgusuz sualsiz hapse atılmaktadır. İzledikleri bu yöntem darbecilerin, diktatörlerin yöntemidir. Yıllarca “yargıladık” diye övündükleri Kenan Evren’in, dünyanın başına bela olmuş Hitler’in yöntemidir. Tarih, kendi iktidarını baskı ve zulüm üzerine yükseltmeye çalışan diktatörlerin ibretlik öyküleriyle doludur.
Eşitlik, özgürlük ve demokrasi ideallerine olan bağlılığımız ve ülkemizin aydınlık geleceğine olan inancımızla tüm toplumsal kesimleri “Hayır” sloganı ve oyu etrafında birleşerek AKP’nin tek adam rejimine dur demeye çağırıyoruz.
DİSK Ankara Bölge Temsilciliği
KESK Ankara Şubeler Platformu
TMMOB Ankara İKK
Ankara Tabip Odası
Ankara Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası