İnsan Hakları yaşamın bütün alanlarını bir şekilde içermektedir. Kadınların, çocukların cinsel istismarı, tecavüz ve cinayetleri, iş güvenliği ve cinayetleri, katliamları, taşeron çalıştırma, maden faciaları, sağlıklı ve özgür yaşama hakkı, eğitim hakkı, örgütlenme özgürlüğü, adil yargılanma gibi daha pek çok konu İnsan Hakları Komisyonunun temel görevlerindendir. Ülkemizde bir katliam, bir facia olduğunda gündemi üç beş gün işgal edip bir başka olayın meydana gelişiyle gündemden düşmektedir. Kısa bir süre sonra da unutulmaktadır.
Ancak tutuklu ve mahkumların sorunları çok büyük bir olay olmadıkça gündeme gelmemektedir. Aslında özgürlüğü sınırlandırılmış olan bu insanların sorunları çeşitlenerek ve devamlı katlanarak çoğalmaktadır. Doğal olarak biz bir grup insan hakları savunucuları tüm ihlallerde tepkimizi ortaya koyarken, tutuklu ve mahkum sorunlarını da hep gündemimizde tutmak zorunda kalıyoruz. Onlar ki suçları ne olursa olsun, ister adli ister siyasi mevcut düzenin yasaları ile yargılanmış veya cezalandırılmışlardır. Artık onlar devletin güvencesinde özgürlükleri kısıtlanmış kişilerdir. Bu cezalarını çekerken dışarıda yaşayan insanlarla eşit oranda insan haklarına ve sağlığa erişim hakkına sahip olmaları gerekir, biz dışardakiler hele de hekimler bu mücadeleyi vermek zorundayız. Onların cezalarını çekerken ikinci kez cezalandırılmalarının önlenmesi için çalışmalıyız.
İnsan hakları ihlallerinin olmadığı özgür bir ülkede ve dünyada yaşama dileğiyle.