Ortak Basın Açıklaması
28.03.2018
Türkiye’de, sağlık ortamında şiddet her geçen gün etkisini artırmaktadır. Dün Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 2 meslektaşımız ve hastane güvenlik personeline hasta yakınları tarafından saldırıda bulunulmuştur ve meslektaşlarımız darp edilmiştir. Bu olayı üzüntüyle karşılıyoruz ve kınıyoruz, ancak üzülmekten başka yapacağımız işler vardır. Bu olayların tekrarlamaması için çözüm yollarını bulmak zorundayız.
Dün sayın Ankara valimiz Ercan Topaca, en üst mülki amir olarak, hastanemizi ziyaret ederek, sağlık personeline moral vermiş, geçmiş olsun dileklerini iletmiş ve de "Kamu görevlisini görevi başında darbetmeye teşebbüs etmek, darbetmek veya ona zarar vermek’’ hususunda hukuki süreçi başlatacaklarını belirtmiştir. Bu yaklaşımı nedeniyle şahsına teşekkürlerimizi iletiriz.
Sağlık ortamındaki şiddet, sıklıkla hasta ya da hasta yakınlarından sağlık çalışanlarına yönelse de, aslen sorunun sağlık sistemi olduğu açık olarak görülebiliyor. Bu nedenle de, uygulanmakta olan sağlık politikalarını ele almadan gösterilecek hiçbir yaklaşım, sağlıkta şiddetin çözümüne yönelik etkili bir çözüm ortaya koyamayacaktır. Öte yandan, sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik yapılacak bir düzenleme, önleyicilik ve koruyuculuk işlevinin sağlanabilmesi için, sağlık çalışanlarına yönelik şiddete asla hoşgörü gösterilmeyeceği, aksine şiddet suçlarının mutlaka cezalandırılacağı düşüncesinin yerleşmesine olanak sağlamalıdır.
2018 yılında, geçtiğimiz günlerde, 14 Mart Tıp Bayramı kapsamında dile getirdiğimiz 4 talepten biri ‘’Sağlıkta şiddetin önlenmesi’’ hususudur. Beyaz kod uygulamasında sağlık çalışanlarına yönelik günlük şiddet adeti 5 tir. Ayrıca kayıtlara girmeyen yüzlerce sözel şiddet olgusu vardır. Resmi verilere göre ülkemizde her gün 30’un üzerinde sağlık çalışanı şiddete maruz kalmaktadır. Bu tür şiddete maruz kalan sağlık emekçileri ’’Sağlıkta şiddeti önleyecek bir yasa tasarısını’’ acilen beklemektedir.
Sadece yasalarla çözülemeyecek olan şiddet olgusunu sona erdirmenin yolu temelde eğitimden geçmektedir. Şiddetle mücadele, basın organlarının katkısıyla, hem yaygın eğitime dahil edilerek yetişkinlere ulaşılmalı, hem de örgün eğitimde müfredata dahil edilerek küçük yaştan itibaren bu bilincin oluşması sağlanmalıdır. Televizyonlarda yer alan ve şiddeti öven diziler, silahlanmaya teşvik eden programların RTÜK tarafından önlenmesi de önemli bir çözüm basamağı olacaktır.
Ankara Tabip Odası
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi