ATO - HEKİMLERİN GÜCÜ

 
ATO » Basın Açıklamaları » 2025 Basın Açıklamaları » Hasta Gelmedi, Ceza Geldi! “Eziyet Yönetmeliği” Geri Çekilmelidir!

Haziran 18 2025

Hasta Gelmedi, Ceza Geldi! “Eziyet Yönetmeliği” Geri Çekilmelidir!

Sağlık Bakanlığı’nın temel görevi halk sağlığını korumak için birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerini geliştirmek, kamu yararı doğrultusunda kaynak oluşturmak, Aile Hekimlerinin ve Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının ekonomik ve özlük haklarını iyileştirmektir. Ne var ki, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile birlikte yapboz tahtasına dönüştürülen birinci basamak sağlık sistemimizde bunlardan söz etmek mümkün değildir.

Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikler ile birlikte birinci basamak sağlık hizmetlerinin bir kısmı ücretli hale getirilirken, gelmeyen hasta sayıları nedeniyle Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının maaşlarında yüzde 15’lere varan kesintilere başlandı.

Hatırlanacağı üzere “Eziyet Yönetmeliği”ne karşı aylarca süren basın açıklamaları, mitingler, iş bırakma eylemleri yapmamıza ve yönetmeliğin iptali için yargıya başvurmamıza rağmen Sağlık Bakanlığı bizlerin sesini duymadı, şimdi de duymamakta ısrar ediyor.

Sağlık Bakanı, “yeni Aile Sağlığı Merkezleri açacağız”, “birinci basamakta daha çok ebe, hekim ve hemşire çalışacak”, “Aile Hekimleri hastalarına daha çok vakit ayıracak”, “birinci basamak çalışanları daha çok gelire sahip olacak” vaatleriyle “Eziyet Yönetmeliği”ni cazip göstermeye çalışsa da gerçek bunun tam tersidir: Ne yeni Aile Sağlığı Merkezleri yapıldı; ne halkın sağlık hakkı korundu; ne de ekonomik krizde gelirlerimiz arttı…

6 ay önce ne söylediysek oldu; onlar ne söylediyse yalan oldu…

Sağlık Bakanlığı’nın keyfi uygulamaları hak ve ücret kaybı olarak cisimleşti.

Hastaların bilgisi ve isteği dışında çeşitli aile hekimliği birimlerinde hasta eksiltmeleri ve başka birimlere yönlendirmelerin yapılmasıyla birlikte hasta sayılarımız değişti. “Eziyet Yönetmeliği”nin bilimsellikten uzak performans hedefleri ve karmaşık matematiksel formülleri nedeniyle hekimlerden yaklaşık %5 ile %15, yoksulluk sınırı altında geçinmeye çalışan hemşire, ebe ve sağlık memurlarından aynı oranlarda maaş kaybı gerçekleşti.

Aile Sağlığı Merkezlerindeki tek sorunumuz bu da değildir. Hastalık Yönetimi Platformu angaryası nedeniyle sürekli yeni algoritmalarla koruyucu sağlık hizmetine zaman ayırmamız zorlaşıyor. Az çalışanla çok iş yapmak yetmezmiş gibi, yaşlı izlem dayatması, boy kilo ölçümleri, bel baldır çevresi ölçümü ve fazla mesai dayatmasına maruz kalıyoruz. Sağlık hizmetini daha fazla paralı hale getirmenin aracı olarak hastalarımızın en çok aldığı işe giriş, ehliyet, akli meleke durum değerlendirme raporları ücretlendirildi.

Birinci basamaktaki akıldışı performans kriterleri, raporların ücretli hale getirilmesi, hastalarımıza daha az zaman ayırmamız gibi olumsuzlukların hepsi bizleri hastalarımızla karşı karşıya getirerek çoğu durumda sağlıkta şiddete yol açıyor. Şiddete maruz kalmamız yetmiyor; ücret kesintisi ve disiplin cezalarıyla cezalandırılanlar da yine hekimler ve sağlık emekçileri oluyor.

Birinci basamak sağlık hizmetlerini piyasaya ve bilimselliği kanıtlanmayan geleneksel tıp yöntemlerine teslim eden, hekimleri ve sağlık çalışanlarını değersizleştiren “Eziyet Yönetmeliği” geri çekilmeli; paran kadar sağlık anlayışına son verilmelidir. Çünkü Aile Hekimleri tüccar değil, hekimdir; Aile Sağlığı Merkezleri de ticarethane değil, kamusal sağlık kurumlarıdır.

Bizler; halkın sağlığını koruyan, geliştiren, Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan sağlık emekçilerinin güvende olacağı, ülkemizin ihtiyacı olan koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği “Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün” diyoruz ve hep birlikte inşa edecek gücümüzün de kaynağımızın da olduğunu biliyoruz. Bu çerçevede;

• Sağlık Bakanlığı, yeterli sayıda çağdaş ve modern Aile Sağlığı Merkezi inşa etmeli ve donanımını sağlamalıdır.
• Halkımıza etkili bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Bunun için maddi kayıp yaşatmadan birim başına en çok 2.000 nüfus olmalıdır.
• Yeterli hemşire, ebe, sağlık çalışanı görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir.
• Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan sağlık emekçilerine -yoksulluk sınırının üzerinde- emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, izin kullanıldığımızda, hastalandığımızda, çocuğumuz olduğunda veya ailemizden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir.
• Gelir vergisi yüzde 10’a sabitlenmelidir.
• Ceza yönetmeliği kapsamında yapılan tüm ücret kesintileri yasal faizi ile geri ödenmelidir.

Taleplerimizin karşılanması sadece bizlerin çalışma ve yaşama koşullarını iyileştirmekle kalmayacak, tüm toplumun nitelikli ve erişilebilir bir sağlık hizmetine kavuşmasına imkân tanıyacaktır.

Her kademede çalışan hekim, diş hekimi, ebe, hemşire, tüm sağlık emekçilerini ve halkımızı bizlere katılmaya, sesimize ses vermeye davet ediyoruz.
Unutulmamalıdır; sağlık bir haktır, pazarlık konusu yapılamaz.


Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN)
Ankara Aile Hekimleri Derneği (ANKAHED)
Ankara Tabip Odası (ATO)
Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS)
Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş)
Hekim Birliği Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Hekim Birliği)
Hürriyet Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Hürriyet Sağlık-Sen)
Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği (SaHaDer)
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi
Tıbbiyeliler Sendikası (TIP-SEN)


HEKİM POSTASI

© "Ankara Tabip Odası".Tüm Hakları Saklıdır.
KİŞİSEL VERİLERİ KORUMA VE AYDINLATMA METNİ