Emek ve demokrasi güçleri, OHAL uygulamaları gerekçe gösterilerek kamuda hiçbir gerekçe gösterilmeksizin başlatılan görevden almalar ve soruşturmaların darbe girişimi ile ilgisi olmayanlara doğru genişletilmesini protesto ettiler.
17 Ağustos günü yapılan ortak basın açıklamasına KESK Ankara Şubeler Platformu, DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu ve Ankara Tabip Odası katıldı.
Ortak basın açıklamasını okuyan, KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İsmet Meydan, KHK'lerle kamuda hiçbir gerekçe gösterilmeden başlatılan görevden almalar ve soruşturmaların muhalif kesimlere yönelik cadı avına dönüştüğünü belirtti. Kamuda açığa alınanlarının sayısının 70 bini aştığını hatırlatan Meydan, kısa bir sürede, bu kadar geniş bir kitlenin açığa alınmasının darbe girişimi öncesinde “siyasi fişleme” yapıldığının işareti olduğunu söyledi. Hangi siyasi görüşten ya da düşünceden olursa olsun, kamuda yürütülen darbe soruşturmalarının hukuk kuralları içinde titizlikle yapılması gerektiğini belirten Meydan, darbe girişimi ile somut bağlantısı olmayan kamu personelinin en kısa sürede görevlerine başlatılması gerektiğini kaydetti.
Sözlü sınav siyasi kadrolaşmanın aracı
Kamuda sözleşmeli istihdam modelinin gündeme getirilmesini ve kamu personeli alımında “sözlü sınav” yapılacak olmasını eleştiren Meydan, Türkiye’de sözlü sınava dayalı tüm uygulamaların “siyasal kadrolaşma”nın önünü açarak sayısız haksızlığa neden olduğunu aktardı.
Emek örgütlerinin talepleri
Meydan, KESK, DİSK, TMMOB ve ATO'nun ortak taleplerini “Darbeciler insan hakları ve evrensel hukuka bağlı olarak yargılanmalı, sendikal hak ve toplantı gösteri yürüyüşü üzerindeki kısıtlayıcı koşullar kaldırılmalı, kamuda, üniversite ve yüksek yargıda hiçbir hukuki gerekçe gösterilmeden yürütülen açığa almalara son verilmeli, TBMM ve toplum kesimlerinin talepleri doğrultusunda acil demokrasi adımları atılmalı ve KHK'lara başvurulmamalı” şeklinde sıraladı.
Acil Demokrasi talepleri doğrultusunda her koşulda mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini duyuran Meydan, “Emeğin haklarını, laikliği, gerçek demokrasiyi ve barışı savunmaya devam edeceğiz.” dedi.
Basın açıklamasının tam metni için tıklayınız