Sağlıkta şiddet hız kesmeden devam ediyor. 28 Mart günü Ankara Zekai Tahir Burak Hastanesi önünde şiddete uğrayan sağlık emekçileri için yapılan basın açıklamasından kısa bir süre sonra Dışkapı Çocuk Hastanesi’nden bir asistan hekimin hasta yakını tarafından darp edildiği haberi geldi. Şiddet haberini alan Ankara Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Mine Önal, yönetim kurulu üyeleri Dr. Zafer Çelik ve Dr. Benan Koyuncu akşam saatlerinde Dışkapı Hastanesi’ne giderek olay hakkında bilgi aldı ve meslektaşlarına geçmiş olsun dilekleriyle birlikte ATO tarafından hukuki destek de sunulabileceğini iletti.
29 Mart Perşembe günü de Ankara Tabip Odası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi hastane önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya, TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Selma Güngör, ATO Başkanı Dr. Vedat Bulut, ATO yönetim kurulu üyeleri Dr. Zafer Çelik, Dr. Benan Koyuncu, SES Ankara Şube, DİSK Ankara Bölge yöneticileri, üyeleri ile darp edilen asistan hekimin mesai arkadaşları katıldı.
Bu defa da Dışkapı Hastanesi bahçesinden yetkililere seslenen sağlık meslek örgütleri “Artık Yeter” diyerek faillerin yargılanmasını ve Meclis’te bekleyen yasanın bir an önce çıkarılmasını talep etti. Açıklamayı yapan Dr. Benan Koyuncu şöyle konuştu:
ARTIK YETER!
“Sağlıkta Şiddet hız kesmeden devam ediyor. Dün yine bu saatlerde Ankara Zekai Tahir Burak Hastanesi önünde şiddete uğrayan üç sağlık emekçisi arkadaşımız için “Sağlıkta Şiddete Son” dedikten saatler sonra Dışkapı Çocuk Hastanesi Çocuk Hastalıkları ve Sağlığı asistanı Dr. Hande Yatağanbaba’nın yine bir hasta yakını tarafından darp edildiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Aynı gün Tunceli Devlet Hastanesinde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olan Dr. Erdinç Sarıdağan’ın hasta yakınları tarafından darp edildi. Meslektaşlarımıza geçmiş olsun diliyoruz.
Sağlık çalışanlarına yönelen şiddet son 15 yıldır artarak devam ediyor. Beyaz kod verilerine göre 30 binin üzerinde sağlık çalışanı sağlık hizmeti sunulan alanlarda şiddete uğradı, günde en az 30 sağlık çalışanı hasta genellikle de hasta yakınları tarafından şiddete uğruyor.
Şiddet olayı ortaya çıktıktan sonra yetkililerin geçmiş olsun dilekleri, şiddet uygulayanı kınamaları ne yazık ki şiddeti engellemeye yetmiyor. Yetmediğini her gün karşımıza çıkan ölümden yaralanmaya, sözel şiddete uğradığımız şiddetle biliyoruz. Çalışma yaşamında şiddetin ortadan kaldırılması asıl olarak yanlış sağlık politikalarından ve yönetcilerin çalışanları hedef alan söylemlerinden vazgeçilmesi ile mümkündür.
Dr. Ersin Aslan’ın ölümünden sonra bir araya gelen TTB ve diğer meslek örgütleri ile birlikte sağlıkta şiddeti ortaya çıkaran nedenleri tespit ettik ve bir dizi öneriler geliştirdik. Ancak bu önerilerin hemen hiç biri yetkililer tarafından uygulanmadı. Bu konuda TTB ve diğer sağlık örgütleri tarafından hazırlanmış olan sağlıkta şiddetle ilgili tasarı halen meclise getirilmemiştir.
Bizler yıllarca bu alanda mücadele veren emek ve meslek örgütleri olarak biliyoruz ki Sağlıkta Şiddet Sağlıkta Dönüşüm politikalarının bir sonucudur. Bu programla hasta muayene ve tedavi süreleri azaltılmış, hastalar ihtiyaç duydukları değil, paketlerin içeriğine göre tedavi edilmektedir. Performans tipi ödemeye geçilerek hekimin, sağlık çalışanının emeği değersizleştirilmiştir. Ücreti emeğinin niteliği üzerinden değil niceliği ile değerlendirilmeye başlamıştır.
Yasal düzenlemelere göre “İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olay” iş kazasıdır. Buna göne, kamu sağlık kurum ve kuruluşlarında (işyerinde) ya da bu kuruluşlar dışında olmakla birlikte işin yürütümü nedeniyle, çalışanlara yönelik gerçekleştirilen şiddet olayları iş kazası olarak değerlendirilmektedir. Dışkapı Çocuk Hastalıkları Hastanesi başhekimliği ve darp edilen arkadaşlarımız yaşadıkları bu şiddet olayı ile ilgili olarak iş kazası tutanağı oluşturmalı ve Sağlık bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile paylaşmalıdır.
Şiddet tüm toplum nezdinde büyüyen ve kangrenleşen bir yara olarak kendini gösteriyor. Kadına yönelik şiddete tüm acımzasızlığıyla şahit olduğumuz şu günlerde Kadın Sağlık Emekçileri de aynı şekilde şiddetten daha çok etkileniyorlar.
Bir diğer etkilenen kesim ise Asistan Hekimlerdir. Primer amacı Uzmanlık Eğitimi almak olan asistan hekimlerin polikliniklerde uzman olmadan tek başlarına; esnek, kuralsız, görev tanımı dışında çalışmaları şiddetten daha fazla etkilenmelerine neden olmaktadır. Bu konuda yetkilileri mevcut yasal mevzuatlara uymaya çağırıyoruz.
Şiddete uğrayan Dr. Hande Yatağanbaba’ya bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, faillerin ve ihmali olanların yargılanmasını ve adaletin gerçekleşmesini istiyoruz.”
Ankara Tabip Odası
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi