Türk Tabipleri Birliği’nin çağrısıyla 17 Nisan’ın “Sağlıkta Şiddetle Mücadele Günü” olarak ilan edilmesini ve TTB’nin Meclise sunduğu şiddeti önleme yasasının çıkarılmasını sağlamak için ülke genelinde eylem yapıldı.
Sabah saatlerinde Ankara Tabip Odası yönetim kurulu üyeleri, ASM ziyaretleri yaparak çalışanlar ve hastalarla birlikte şiddeti kınayarak Dr. Ersin Aslan ve şiddete kurban verilen meslektaşları için saygı duruşunda bulundular.
Ardından, Sağlık Bakanlığı önünde toplanan Ankara Tabip Odası yöneticileri, üyeleri ve sağlık çalışanları düzenledikleri basın açıklamasıyla sağlıkta şiddete karşı Sağlık Bakanlığını göreve ve TTB ile birlikte mücadeleye davet etti.
Basın açıklamasına Ankara Tabip Odası adına Başkan Dr. Vedat Bulut, Genel Sekreter Dr. Ali Karakoç, Yönetim Kurulu üyeleri Dr. Gülgün Kıran, Dr. Gül Bakır, Dr. Arif Müezzinoğlu, Dr. Ramazan Akçan, TTB adına Dr. Selma Güngör, Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği adına Yönetim Kurulu üyesi Dr. Hakan Mut, SES Ankara Şube Eş Başkanı Hüsnü Yıldırım ve çok sayıda sağlık çalışanı katıldı.
Basın açıklamasından önce söz alan Dr. Ali Karakoç sağlıkta şiddetin sona erebilmesi için sağlık emek meslek örgütleriyle Sağlık Bakanlığı’nın bir araya gelerek çözüm üretebileceklerini belirtti. En son çıkan yasayla sağlıkta şiddetin önlenemediğini söyleyen Dr. Ali Karakoç “Birkaç ay önce Giresun’da ve iki hafta önce İzmir’de iki ciddi olay yaşandı. Sağlık Bakanlığı’nın koyduğu kurala göre hasta olmadan rapor ya da ilaç yazılamıyor ve bunu uygulayan hekimler şiddete uğruyor. Sağlık Bakanlığı’nı kendi koydukları kurala sahip çıkmaya davet ediyoruz” dedi.
Basın açıklamasını okuyan Dr. Vedat Bulut 1988 yılından bugüne sağlık hizmeti üretirken yaşanan hekim cinayetlerini sıraladı.
Dr. Bulut, bu saldırılardan sonra şiddeti durdurabilmek için iş bırakmadan eyleme, hastane bahçelerinde tutulan nöbetlerden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde sabahlara kadar komisyon toplantılarına katılımlara kadar çok sayıda yöntem denediklerini belirtti. İktidarın tüm bu katliamları ve hekimlerin sağduyusunu görmesine karşın sağlıkta şiddeti durdurma noktasında adım atmadığına dikkat çeken Dr. Vedat Bulut “Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik hazırladığımız yasa tasarını görmezden geldiler. 17 Nisan “Sağlıkta Şiddetle Mücadele Günü” olsun dedik onu bile ellerinin tersiyle ittiler” dedi.
Dr. Bulut, Türk Tabipleri Birliği ve tabip odalarının Dr. Ersin Arslan’ın ölüm yıldönümünde tüm hekimlerin can güvenliğini sağlamak için sürdürdüğü mücadeleyi biran olsun bile gündeminden düşürmeyeceğini belirtti.
Dr. Vedat Bulut açıklamanın sonunda Sağlık Bakanlığı’ndan 17 Nisan’ın Sağlıkta Şiddetle Mücadele Günü olarak kabul edilmesini ve sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik yasanın yaşama geçirilmesini bir kez daha talep etti.
TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Selma Güngör konuşmasında 17 Nisan’ın Sağlıkta Şiddetle Mücadele günü ilan edilmesini görüşmek için Sağlık Bakanlığı’ndan ısrarla randevu istediklerini ancak halen bir cevap gelmediğini vurguladı. Dr. Güngör şiddet yasası adı altında çıkarılan yasanın da sağlıkta şiddeti önlemekten uzak olduğunu belirtti.
Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği Yönetim Kurulu üyesi Dr. Hakan Mut da sağlıkta şiddetin bir halk sağlığı sorunu olduğunun altını çizerek sağlıkta şiddet yasasının sadece sağlık çalışanları için değil halk için de çıkarılması gerektiğini vurguladı. Sağlıklı koşullarda çalışmazsak onlara sağlıklı bir hizmet sunamayız diyen Dr. Mut “Halkımız yanımızda dursun sağlıkta şiddet sona ersin istiyoruz” diyerek sözlerini bitirdi.
Basın açıklamasının ardından akşam saatlerinde Kuğulu Park’ta “Sağlıkta Şiddeti Önleme Yasasını arıyorum!” nöbeti tutuldu.
Beyaz önlükleriyle eyleme katılan hekimler ve sağlık çalışanları kaybettikleri meslektaşlarının yer aldığı dövizlerle sağlıkta şiddetin sona ermesini ve bir an önce etkin bir yasanın çıkmasını talep ettiler.
Basın açıklamasının tamamını okumak için tıklayınız.