
Ankara Tabip Odası’nın bileşenlerinden olduğu Hastanemi Açın Platformu, Dışkapı Eğitim ve Araştırma ile Dr. Sami Ulus Çocuk Hastalıkları hastanelerinin yapımının geciktirilmesiyle ilgili basın açıklaması düzenledi.
14 Mayıs 2025 tarihinde Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde düzenlenen basın açıklamasının açılışını Hastanemi Açın Platformu (HAP) Sözcüsü Dr. Bayazıt İlhan yaptı.
Dışkapı Eğitim ve Araştırma ile Dr. Sami Ulus Çocuk Hastalıkları hastanelerinin depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkıldığını söyleyen Dr. Bayazıt İlhan, “2 yıla yakın oldu ancak görüyorsunuz ortada bir çukurdan başka bir şey yok. Söz verilen tarihlerde bitirilmeyeceği çok açık. Ankaralılar bu hastane sahalarının da ranta kurban gitmesinden endişeli.” diye konuştu.
HAP adına ortak basın açıklamasını okuyan Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mine Coşkun, “Bu önünde durduğumuz şantiyenin olduğu yerde Dışkapı Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi vardı. İşçilerin parasıyla yapılmış, SSK’nın göz bebeği hastanelerimizdi. Çocuk hastanesi 2019 yılında Bilkent Şehir Hastanesi gerekçe gösterilerek kapatıldı.” dedi.
Erişkin hastanesinin 2022 yılında Etlik Şehir Hastanesi için kapatılmasının planlandığını, halkın ve HAP’ın yürüttüğü mücadeleyle kapatılmasının durdurulduğunu söyleyen Dr. Mine Coşkun, “Hastanelerimizin eğitim ve araştırma vasfı elinden alınmak istendi, olmadı. Bundan bir ay sonra, 24 Kasım 2022’de, TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda 2023 Sağlık Bakanlığı Bütçesi’ni sunan Bakan bu kez Dışkapı ve Sami Ulus Hastaneleri’nin yıkılarak 600 ve 300 yataklı olmak üzere yeniden yapılacağını duyurdu. Yeni bir gerekçeyi, depreme dayanıksızlığı öne sürdü. HAP defalarca depreme dayanıksızlık raporlarını sordu, ortada hala kamuoyuna açıklanan rapor yok. Sonrasında 6 Şubat 2023 depremleri oldu, deprem bölgesinde hastaneler yıkıldı, deprem beklenen bölgelerdeki yüzlerce hastane güçlendirme, yenileme beklerken Ankara’daki bu hastaneler boşaltıldı ve yıkıldı. Hekimleri dağıtıldı, hastalar kendilerine tedavi olabileceği yeni yerler bulmaya çalıştı. Emekliye ayrılmak durumunda kalan hekimler, işsiz kalan sağlık çalışanları oldu.” diye sözlerine devam etti.
Resmi kaynaklardan ulaşılan bilgilere göre bir oyalama ile karşı karşıya olduklarını belirten Dr. Mine Coşkun, “Hastane boşaltılırken burada 600 yataklı bir eğitim ve araştırma hastanesi yapılacağı açıklanmış, ilan edilen bitiş tarihi olarak da 15 Nisan 2026 verilmişti. İhale bedeli 2 milyar 420 milyon TL idi. Cumhurbaşkanlığı 2025 yılı yatırım planına baktığımızda proje tutarının 6 milyar 115 milyon TL’ye çıktığını, bitiş yılının da 2028’e ötelendiğini görüyoruz. Daha kötüsünü üzülerek belirtelim. Bu hastanemiz için Cumhurbaşkanlığı 2024 Yatırım Programı’nda 547 milyon 789 bin TL ödenek ayrılmıştı, bu yılki Yatırım Programı’ndan öğreniyoruz ki 2024 yılı sonuna kadar bu hastaneye sadece 12 milyon 259 bin 969 TL harcanmış. Yani geçen yıl ayrılan ödeneğin sadece yüzde 2,2’si kullanılmış. Tablo utanç vericidir, açık bir şekilde hastanenin yapımı sürüncemede bırakılmakta, halk oyalanmakta, kamuoyu aldatılmaktadır. 2025 Yatırım Programı’nda 900 milyon TL ödenek ayrıldığını görüyoruz, bunun tamamı kullanılsa bile hastanenin üç yıl sonra bile bitmesi olası görünmüyor.” dedi.
Dr. Mine Coşkun sözlerine şöyle devam etti:
Yeniden yapılacağı sözü verilen Sami Ulus Hastanesi inşaatına gelince, orada da Dışkapı Hastanesi’ne benzer bir durum var. Hastane yıkılırken söz verilen bitiş tarihi 7 Ağustos 2025 idi, yani 3 ay sonra. Ortada bir çukur var. Cumhurbaşkanlığı 2025 Yatırım Programı’nda bitiş yılı 2027 olmuş. Başta ilan edilen ihale bedeli 1 milyar 906 milyon TL idi, 3 milyar 700 milyon TL’ye çıkmış. 2024 yılında ayrılan ödenek 273 milyon 896 bin TL idi, 7 milyon 658 bin 214 TL harcanmış. 2024 ödeneğinin sadece yüzde 2,8’i kullanılmış. Düşünebiliyor musunuz? Hastane boşaltıldıktan sonra 1,5 yılda sadece 7 milyon 658 bin TL harcanmış. Bu ödemeyle bırakın hastane yapmayı Ankara’da iyi bir daire bile satın alamazsınız. Kamuoyunun oyalandığını resmi rakamlar bağırıyor, halkın hastaneleri kamu-özel işbirliği denen soygun modeliyle yapılan şehir hastanelerine kurban ediliyor.”
Basın açıklamasını okumak için tıklayınız.
Basın açıklamasını izlemek için tıklayınız.