Bu topraklarda, halklara karşı sayısız katliam ve acı yaşatıldı; maalesef daha da yaşatılmaya devam edilmektedir. Sivas katliamı da bunlardan biridir. 2 Temmuz 1993 yılında ifade ve düşünce özgürlüğüne tahammül edemeyen gerici güruh tarafından tüm yetkililer ve kolluk güçlerinin gözü önünde Dr. Behçet Aysan dahil, yazar, aydın, sanatçı, üniversite öğrencisi ve otel çalışanı olmak üzere 35 canımız yakılarak “insanlık suçu” işlendi. Ne yazık ki cezasızlığın yaygın olarak uygulandığı ülkemizde Sivas katliamının da gerçek failleri bulunup cezalandırılmamıştır. “İnsanlığa karşı işlenen suçlarda” zaman aşımı söz konusu olmazken, Sivas katliamı zaman aşımına uğratılmıştır.
Oysa ki; toplumsal barışın, yaşanan acıları görmezden gelerek değil, yüzleşerek sağlanacağını biliyoruz. İnsanlık düşmanı radikal dinci gericiliği lanetlerken, 27 yıl önce yitirdiğimiz canlarımızı Yönetim Kurulu Üyemiz Dr. Ramazan Akçan’ın kaleminden saygı ile anıyoruz.
Yirmiyedinci kez yanacak yüreğim,
Yarın…
Muhannet tan ağarıp
Gün tutuştuğunda
Sivas’ta…
Söz, sesini ateşe verecek,
Gecenin ayazında
Kapkara…
İse bulanacak kelimeler
Birbiri ardına
Acının düğümlendiği boğazımda…
Yarın,
Yitirecek şirazeyi yirmiyedi satır
Alevden merdivenlere tırmanırken
Harfler düşecek toprağa bir bir
Yiten Can’lara kefaret
Bir kez daha soluksuz kalacak
Başı önde, sessizce
Işıktan atıyla sonsuza yol alacak
Şiir…
Yarın,
Sızlayacak Bamtelim yine…
Semaha duran canlar
Can verecek, kopuk tellerime
Sessizliğe mahkûm yanık sazım dile gelecek.
Karanlığa kurban edilen ışık,
İnadına…
Bu kez,
Hayat bulacak…
Kopan her bir teli sazımın
Tiz çığlığını,
Sapladığında kör karanlığın bağrına..
Çığlık küle dönen kelimelerde can bulacak
Hasretliğe mahkûm edilen ten
Can’a kavuşacak bu kez…
Ölümü layık gören karanlığa inat
Bir kez daha,
Sonsuz yaşamı alacağım avuçlarıma
Alevlerin içinde…
Sivas’ta,
Muhannet tan, ağarıp, gün tutuştuğunda
Ankara Tabip Odası
Yönetim Kurulu