Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, 19 Ekim 2021 tarihinde katıldığı bir televizyon programında adli tıp hekimi unvanı ile yaptığı konuşma sonrasında siyasi iktidar tarafından hedef haline getirildi. Adli makamlara avukatları aracılığıyla Türkiye’ye dönerek ifade vermeye hazır olduğu bildirilmesine karşılık 26 Ekim Çarşamba günü gözaltına alındı ve 3 Kasım 2022 tarihinde yapılan itirazlara rağmen tutuklu yargılanmasına devam edildi. Haksız ve hukuksuz bir biçimde tutuklanmasının ardından yargılandığı davanın üçüncü duruşmasında Dr. Fincancı 2 yıl 8 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılarak tahliye edildi. Dr. Fincancı davasındaki tahliye kararına rağmen hakkında verilen mahkûmiyet kararı hukuk devleti vasfını yitirdiğimizin, hukukun üstünlüğü ilkesinin çiğnendiğinin açık göstergelerinden birisidir.
Dr. Fincancı’nın bir hekim olarak düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanması sonrasında başlatılan linç kampanyası siyasetçiler ve yandaş medya tarafından Meslek Birliğimizi ve tabip odalarını kapsayacak şekilde büyütüldü. Hükümet bu durumu fırsat bilerek bir kez daha TTB ve tabip odalarının anayasal varlıklarını sona erdirmeye yönelik çalışmalara başladığını duyurdu. İyi hekimlik değerlerini savunan, bilimin ve gerçeklerin ışığında hareket eden, hekimlerimizin ve yurttaşlarımızın haklarını savunan TTB ve Tabip Odalarına yönelik saldırıları geçmişten tanıyoruz. Siyasi iktidarlar tarafından Meslek Birliğimizi hedef alan siyasi projelerin ne ilk olduğunu ne de son olacağını biliyoruz.
Hekimlik Andı’nda yer aldığı üzere biz hekimler baskı altında olsak, “tehdit edilsek dahi tıbbi bilgimizi insan haklarını ve bireysel özgürlükleri çiğnemek için kullanmayacağız”. Kendisi gibi düşünmeyen herkesi düşmanlaştıran ve kriminalize eden iktidar tarafından susturulmak, tutuklanmak, kapatılmak istenen TTB ve Tabip Odaları, hekimlik değerleri, mesleki bağımsızlık, özlük hakları, halkın sağlık hakkı, şiddetsiz ve güvenceli çalışma ortamı, bilimsel ve laik tıp eğitimi ve sağlık hizmeti için mücadelesine devam edecektir.
Geçmişte olduğu gibi bugün de kazanan, hekimler ve meslek örgütümüz olacaktır. TTB’nin de, ülkemizin de karanlığa teslim olmasına izin vermeyeceğiz.
Ankara Tabip Odası