Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Ankara Tabip Odası (ATO) TTB’ye yönelik baskı sürecine karşı “Geleceğimize, halkın sağlık hakkına ve meslek örgütümüze sahip çıkıyoruz” başlıklı basın toplantısı düzenledi. 13 Aralık 2022 Salı günü ATO’da yapılan toplantıya TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Dr. Vedat Bulut, ATO Başkanı Dr. Muharrem Baytemür ve ATO Genel Sekreteri Dr. Mine Coşkun katıldı.

Açıklamadan önce söz alan Dr. Muharrem Baytemür, TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın yaklaşık 6 hafta önce tutuklanmasını ve hükümetin TTB yasasını değiştirme girişimini eleştirerek “Bizimle ilgili bir yasa değişikliği düşünülüyor ancak TTB’den, tabip odalarından ya da hekimlerden her hangi bir görüş alınmıyor.” diye konuştu. Tarihin hiçbir döneminde TTB’nin böyle bir olay yaşamadığını vurgulayan Dr. Baytemür “12 Eylül’de de ciddi şekilde değişiklik yapıldı. Keza 2006’da da yapıldı ancak en azından bir istişare vardı” dedi. Dr. Muharrem Baytemür 23 Aralık tarihinde İstanbul’da Şebnem Korur Fincacı’nın mahkemesi olduğunu hatırlatarak halkın sağlık hakkına ve meslek örgütlerine sahip çıkacaklarını ifade etti.

Basın açıklamasını okuyan Dr. Mine Coşkun geçmişten bugüne TTB’nin çoğu kez iktidarların hedefinde olduğunu söyleyerek “COVID-19 salgınında olduğu gibi bilimsel bilgiyi her zaman, şeffaf bir şekilde toplumla paylaşmamız, hekimlerin yaşadığı şiddete ve mobbinge karşı sesimizi yükseltmemiz, hekimlerin emeğini ve sözünü meydanlara taşımamız, insanca yaşama ve çalışma koşullarını savunmamız ve sağlıkta yaratılan çöküşü gün yüzüne çıkarmamızın da son dönem iktidarın bizleri hedef almasında asıl nedenlerden olduğunu, hem hekimler hem de kamuoyu açıkça görmektedir.” diye konuştu.

Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı üzerinden başlatılan algı yönetimiyle iktidarın tüm meslek birliklerini etkisizleştirme amacı taşıdığını ifade eden Dr. Mine Coşkun “Bunu her birlik için ayrı yöntemler ortaya koyarak yürüttüklerini, açıkladıkları çalışmalarda bir kez daha görmekteyiz. Ancak bilinmelidir ki TTB halkın sağlığı, toplumun yararı için doğruyu söylemekten asla vazgeçmemiştir/ vazgeçmeyecektir” dedi.

Dr. Mine Coşkun demokratik ülkelerde en geniş yetkilerle donanan ve mesleki bağımsızlıkları güvence altında olan meslek örgütlerinin totaliter rejimlerde yetkilerinin kısıtlandığını, mesleki ve mali özerkliklerinin daraltıldığını vurguladı.

TTB Başkanı ve yöneticileriyle başlatılan; ardından meslek örgütü değerlerine, mesleki bağımsızlık ilkelerine yöneltilen bu demokrasi düşmanı müdahaleleri aslında tüm topluma verilmiş bir gözdağı olarak gördüklerini belirten Dr. Coşkun İktidar çevrelerinin halkın sağlığının en önemli savunucusunun Türk Tabipleri Birliği olduğunu çok iyi bildiğini ifade etti.

Dr. Mine Coşkun, Türk Tabipleri Birliği’nin, kimlerin iktidarda olduğuna bakmadan, tarihinin her döneminde olduğu gibi bugün de hekimler için hekimlerle birlikte mücadelesine devam edeceğini vurgulayarak “Hekimler Susmaz, TTB Susturulamaz!” sözleriyle açıklamayı bitirdi.

Dr. Vedat Bulut da 1980’lerden itibaren neo-liberal politikalarla birlikte Türkiye’de halkın sağlığı yerine sermayeyi ve karı önceleyen bir yapı oluştuğunu vurgulayarak “Halbuki Türk Tabipleri Birliği halkı ve halkın sağlığını önceleyen açıklamalar yapıyor ve bunları teşhir ediyor. Yolsuzlukları, yağma ve talanı teşhir eden ve bunlara karşı açılan davalarda TTB öncü bir meslek örgütü. Bu nedenle de hükümet tarafından hedef haline getiriliyor.” diye konuştu. 23 Aralık günü saat 09.30’da Çağlayan Adliyesi’nde Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın mahkemesi olduğunu hatırlatan Dr. Bulut dünya ülkelerindeki tabipler birliklerinin, hekim örgütlerinin bu davayı izleyeceklerini belirtti. Dr. Vedat Bulut, Dr. Fincancı için tutuksuz yargılanma kararı beklediklerini vurgulayarak TTB’nin özerkliğini hedef alan kanun tasarısının henüz Meclis’e gelmediğini ancak geldiği takdirde Dünya Tabipleri Birliği’nin Türkiye’nin üyeliğini askıya alabileceğini açıkladı. Dr. Vedat Bulut, “Umuyoruz ki Türkiye sözleşme ve anlaşmalardaki hukuki yükümlülüklerini hatırlar ve hukuki normların dışına çıkarak yanlış bir karar vermez” dedi.

Basın açıklamasının tamamını okumak için tıklayınız.