Ankara Tabip Odası’nda 7 Şubat Salı günü "Çalışma Ortamında Gürültü Riski ve İşitme Sağlığı" konulu eğitim toplantısı yapıldı.
İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu üyesi Dr. Celal Emiroğlu tarafından yapılan sunuma çok sayıda işyeri hekimi ve teknik elemanlar katıldı.
Sunum akışı; meslek hastalığı ile gürültüye bağlı işitme kaybı sayıları ve oranlarının yetersizlik nedenlerinin irdelenmesiyle başlayarak, işitmenin korunması yöntemleri, alınmayan önlemlerde işverenin sorumluluğu ve sonuçta tümden sağırlığa kadar ilerleyen işitme kayıpları üzerinden tartışmalar sürdürüldü.
"Çalışma Ortamında Gürültü Riski ve İşitme Sağlığı" Sunumundan Başlıklar
Sesin teknik özellikleri ile birlikte sesi algılamayı sağlayan işitmenin anatomisi ve fizyolojisi anlatılarak, gürültü algılama ve işitme kaybı türleri irdelenerek sürekli gündemden kaçırılan endüstriyel gürültüye bağlı sensorinöral işitme kaybının çalışma ortamlarındaki vahşete varan boyutları ve sonuçları analiz edildi.
Gürültüye bağlı işitme kaybının insan üzerindeki olası etkileri anlatılırken, ototoksik ajanlar ile gürültü arasında sinerjik etkileşim ve sosyal izolasyona kadar giden psikolojik etkilenmeler örneklerle vurgulandı.
İşyerlerinde işitmeyi koruma adına yapılması gereken eylem planı birkaç başlıkta ele alındı. Bu başlıklardan; gürültüden “teknik korunma” ile birlikte “çalışma sürelerinin insan sağlığını bozmayacak şekilde düzenlenmesi, gürültüden etkilenme süresi ve gürültü düzeyinin sınırlandırılması ve yeterli dinlenme araları verilmesi” konuşuldu. Olmazsa olmaz “işçilerin bilinçlendirilme” sürecinin “gürültüden siyasi korunma” hedefli programlanması gerekliliği anlatıldı. Kapitalist sistemin daha fazla üretim amacı ve emek sömürüsü üzerinden ideolojik tercihi olan esnek çalışma biçimlerinin kârın maksimizasyonu için optimal düzeyde sağlık, yani “işçi sağır olmasın, işitmese de olur” yanlılığıyla sağlığın korunmadığı konuşuldu.
Tüm bu bilgiler doğrultusunda gürültüden tıbbi korunmaya yönelik sağlık gözetimi ile birlikte işitme takibi ve işçilerin odyometrik ölçümlerinin değerlendirmesi görevini işyeri hekimlerinin üstlenmesi gerektiği anlatılarak erken tanının önemi vurgulandı.
İşyeri hekimlerinin işçileri gürültünün zararları konusunda bilgilendirmesinin önemi anlatılırken; İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve çalışanların gürültü ile ilgili risklerle ilgili mevzuatın işçileri koruyup korumadığı tartışıldı.