2019 yılı Küresel Basın Özgürlüğü Endeksine göre 180 ülke içerisinde 157’nci sırada yer alan Türkiye, çok sesli, çok renkli, herkesin özgürce düşüncesini ifade ettiği bir iklimden hızlıca uzaklaşmaktadır.
Siyasi iktidara muhalif olan, aykırı düşünen tüm basın kuruluşları ve emekçileri cezalandırılmaktadır. Soruşturmalarla kovuşturmalarla tutuklamalarla ve sansürle susturulmak istenen özgür basın için tablo iç açıcı değildir.
Türkiye’de dünyada en çok gazeteciyi hapseden ikinci ülkedir; 108 gazeteci tutuklu ve hükümlüdür. 172 gazetecinin dava süreci devam ediyorken, iktidar karşıtı haberler nedeniyle basın kuruluşlarına yarım milyona yakın tazminat cezası kesilmiştir.
Anayasa tarafından güvence altına alınan düşünce ve ifadeyi yayma hürriyetinin sınırlandırıldığı, gazetecilerin mesleğinden ötürü tutuklandığı ve işsiz bırakıldığı ülkemizde 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü buruk geçmektedir.
En zor koşullarda, gece gündüz demeden halkı aydınlatmak için gerçeğin peşinde koşan tüm basın emekçilerinin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü kutluyoruz.
Siyasi iktidarı rahatsız eden haberlere imza atan basın emekçilerinin ya davalarla ya da işsizlikle cezalandırıldığı, yayın yasağı getirildiği, ekonomik ambargo uygulandığı ve gazetelerin kapatıldığı koşullarda, demokratik bir toplumdan bahsedilemez. Basın özgürlüğü ve yurttaşların haber alma özgürlüğü, aydınlık ve çağdaş bir ülkenin temel taşlarındandır.
Baskı ve sansürle ilerleyen bu gidişata bir an önce son verilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Hapisteki gazetecilerin bir an önce özgürlüklerine kavuşacaklarını umuyoruz.
Ankara Tabip Odası
Yönetim Kurulu