ATO - HEKİMLERİN GÜCÜ

 
ATO » Haberler » 2025 Haberleri » Egemenlik Ulusundur, Gelecek Çocukların!

Nisan 23 2025

Egemenlik Ulusundur, Gelecek Çocukların!

Dün, 09:26 2025 Haberleri / 2024 Haberleri 17

​​23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı kutluyoruz. Ancak ülkemizin içinde bulunduğu siyasal ve sosyoekonomik durum ne yazık ki 23 Nisan’ı bayram havasından uzaklaştırıyor. Bir yanda anayasal güvence altındaki seçme ve seçilme, düşünce ve ifade özgürlüğü gibi en temel haklara yönelik yoğun bir saldırı yaşanırken diğer yanda da çocukların geleceğe umutla bakmalarını engelleyen riskler ve sorunlar çığ gibi büyüyor.

Siyaset alanında hukukun üstünlüğünü yok sayan anti-demokratik uygulamalar yoğunlaşırken ekonomik alanda çocuk yoksulluğu derinleşiyor, çocuk işçi sayısı ve çocuk iş cinayetleri artıyor. Geleceksizliğin egemen olduğu sosyolojik yapı çocuklarımızın bugününü ve yarınını kıskaca alıyor.

Yoksulluktan dolayı eğitimden koparak küçük yaşlarda çalışma yaşamına katılan, eğitim ve sağlık gibi temel kamu hizmetlerine ücretsiz erişemeyen, yeterli ve sağlıklı beslenemeyen, kötü barınma koşullarında yaşayan, zorla evlendirilen, çocuk yaşta doğuma zorlanan, şiddet, istismar ve ayrımcılığa maruz kalan çocukların sayısı olağanüstü biçimde artıyor.

Çocuk Yoksulluğu

Ülkemizde yoksul hanelerde yaşayan çocuk sayısı oldukça fazla ve yıllara göre azalma eğilimi göstermiyor. 0-17 yaş grubundaki yaklaşık 7 milyon çocuğun yaklaşık üçte biri (%31) yoksulluk çekiyor (Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı, 2023).

OECD’ye göre de ülkemizde yoksulluk bütün toplum içerisinde en sık çocuklarda görülüyor: Her 100 çocuktan 22’si yoksulluk içinde büyüyor, üstelik 2 milyon çocuk da derin yoksulluğun pençesinde...

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) yayımladığı, hanelerdeki 15 yaş ve altındaki tüm çocukların durumunu inceleyen “Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu 2024” raporu çocuk yoksulluğunun gündelik yaşamdaki izlerini gözler önüne seriyor:

• Yaklaşık her 10 aileden 1’i çocuklarına yeni giysiler alamıyor.
• Her 10 aileden 1’i, çocuklarının gün içinde taze meyve ve sebze tüketmesini sağlayamıyor.
• Yaklaşık her 10 aileden 1’i, çocuklarına düzgün iki çift ayakkabı alamıyor.
• Yaklaşık her 4 aileden 1’i, çocuklarının günde en az bir kez et, tavuk veya balık tüketmesini sağlayacak maddi olanaklardan yoksun.
• Yaklaşık her 5 aileden 1’i çocuklarının paralı okul gezilerine ve okul etkinliklerine katılmasını sağlayamazken yaklaşık 10 aileden 1’i de çocuklarına evde ders çalışabileceği uygun bir ortam sağlayamıyor.

Çocuk İşçiliği

Nüfusun yaklaşık dörtte biri (% 25,5) çocuklardan oluşuyor (TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi, 2024). 15-17 yaş grubundaki yaklaşık her 4 çocuktan 1’i (%24,9) çalışma yaşamına katılmak zorunda kalıyor (Hane Halkı İşgücü Araştırması, 2024).

Okulda olması gereken çocuklar ne yazık ki çalışırken yaşamını yitiriyor. Son 12 yılda en az 742 çocuk, 2002’den bu yana ise en az 978 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Üstelik son 12 yılda iş cinayetlerinde yaşamını yitiren çocukların yaklaşık üçte biri (256 çocuk) 15 yaşından küçüktür (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, Çocuk İş Cinayetleri Raporu).

Çocuk Sağlığı

Çocuklar açısından yoksulluk ve aşırı çalışmayla hastalıklar arasında ilişki vardır. Yetersiz beslenme (malnütrisyon) çocuklarda büyüme geriliğine neden olurken çocukların bağışıklık sistemlerini de zayıflatarak hastalık risklerini artırıyor ve iyileşme sürecini zorlaştırıyor. Geçmeyen halsizlik ve yorgunluk, bilişsel gerileme ve öğrenme güçlüğü, anemiler, raşitizm, kas zayıflıkları, diş çürükleri ve diş eti hastalıkları, saç dökülmesi, tırnak kırılmaları gibi pek çok hastalığın ve rahatsızlığın görülme sıklığı artıyor. Bu hastalıklar ve riskler okul çağındaki çocukların eğitim yaşamını ve okul başarılarını da olumsuz etkiliyor.

Çocuklar Geleceğimizdir

Çocuklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmak için gereken adımlar kamu otoritesi tarafından merkezi ve planlı olarak atılmalıdır. Bu doğrultuda çocuk yoksulluğunu ve çocuk işçiliğini ortadan kaldırmak amacıyla koruyucu ve sosyal adaleti güçlendiren politikalar yürürlüğe konmalıdır. Okullarda ve tüm eğitim kurumlarında kalori değerleri hesaplanarak en az bir öğün sağlıklı ve ücretsiz yemek verilmelidir. Gelişme çağındaki bütün çocuklarımıza ücretsiz süt desteği sağlanmalıdır. Tüm çocuklar sağlık hizmetlerine eşit ve ücretsiz erişebilmelidir. Gerici politikalar nedeniyle karma eğitim tartışmaya açılmamalı, kız çocuklarının eğitim yaşamlarının önündeki engeller ortadan kaldırılmalı, çocukların okula devamı desteklenmelidir.

Çocuklarımızın gelecek kaygısı taşımadığı, sömürüye ve istismara uğramadığı aydınlık günlerin umudunu taşıyoruz. Bu umudun ancak ve ancak yurttaşların anayasal haklarına ve hukukun üstünlüğüne saygı duyulan, Cumhuriyet değerlerine sahip çıkılan bir ülkede yeşereceğini biliyoruz.

Çocuk işçiliği, yoksulluğu ve eşitsizliğinin son bulması için; bütün çocukların sağlıkla büyümeleri için; laik, bilimsel, nitelikli ve ücretsiz eğitim alabilmeleri için mücadeleye devam edeceğiz.

Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu

Haber Resimleri:

Benzer Haberler

Sitede Arama Yapın

HEKİM POSTASI

İLETİŞİM

TELEFON VE FAX

  • Tel: +90 (312) 418 87 00
  • Fax: +90 (312) 418 77 94
© "Ankara Tabip Odası".Tüm Hakları Saklıdır.